Eğitim
ve Öğrenci[i]
»Eğer
bir çocuk sürekli eleştirilmişse;
Kınamayı
ve ayıplamayı öğrenir.
Eğer
bir çocuk kin ortamında büyümüşse;
Kavga
etmeyi öğrenir.
Eğer
bir çocuk alay edilip aşağılanmışsa;
Sıkılıp,
utanmayı öğrenir.
Eğer
bir çocuk sürekli utanç duygusuyla eğitilmişse;
Kendini
suçlamayı öğrenir.
Eğer
bir çocuk hoşgörüyle yetiştirilmişse;
Sabırlı
olmayı öğrenir.
Eğer
bir çocuk desteklenip, yüreklendirilmişse;
Kendine
güven duymayı öğrenir.
Eğer
bir çocuk övülmüş ve beğenilmişse;
Takdir
etmeyi öğrenir.
Eğer
bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse;
Adil
olmayı öğrenir.
Eğer
bir çocuk güven ortamı içinde yetişmişse;
İnançlı
olmayı öğrenir.
Eğer
bir çocuk kabul ve onay görmüşse;
Kendini
sevmeyi öğrenir.
Eğer
bir çocuk aile içinde dostluk ve arkadaşlık görmüşse;
Bu
dünyada mutlu olmayı öğrenir.«
Bu
sözler, Dorothy Law Nolte’ye[ii]
aittir.
Doroty
Nolte’nin bu sözleri eğitim dünyasında öğrenci Ebeveynlerine anlatılan
ilkelerin başında gelir. Okula giden her çocuğun anne ve babasına öğretilen kural
olarak bilinir.
Bu
sözlerin arkasına bizde yine çocuk eğitimiyle ilgile bir anlatıyı kendi yazı
ilkelerimize uygun şekilde ele alarak aktarıyoruz. Aslında bu bir çocuk
hikâyesi ya da masalıdır.
Masal
derken aklıma Samet Behrengi'yi irdeleyen ve onun kitaplarını tanıtan bir başka
yazımda Çocuk eğitimine daha detaylı bir yaklaşımım olmuştu. Bizim ülkedeki
çocuk kitaplarının ilginçliğini anlatmıştım.
Arşivimde
ki Anlatı:
Çalınan
Sihirli Keman »Rusalka Reh«[iii]
Kitaptan
küçük bir özet:
»Bir
varmış, bir yokmuş. Çok eski günlerden, genç bir kadın varmış, kocasını ve
küçük yaştaki oğlunu terk ederek ortalıktan kaybolmuş. Bir daha da görünmemiş.
Kocası bir müddet sonra yeniden evlenmiş.
Baba
evlenmiş, çocuk da üvey anne eline düşmüş. Vakti gelmiş çocuk okula başlamış.
Başlamış başlamasına da çocuk, okulda ve derslerinde hiç başarı gösterememiş.
Yaşıtları arasında en başarısız çocuk olmuş.
Çocuk
derslerini başaramadıkça babası ve üvey annesi tarafından sürekli aşağılanmış,
ara sıra da kızılcık sopasıyla tartaklanmış.
Çocuk
böyle aşağılandıkça daha başarısız olmuş, başarısız oldukça da aşağılanır
durumdan kurtulamamış.
Bu
işin içinden çıkmak mümkün olmamış. Adı bir defa aptala çıkmış.
Sonuçta
beklenen olmuş. Baba çocuğu okuldan almış, bir ustanın yanına çırak olarak
vermiş. Fakat çocuk bu çıraklık döneminde de bir varlık gösterememiş.
Eli hiçbir
ise yakışmıyormuş. Tersine sakarlığı, kırıp dökücülüğü daha çok göze görünür
olmuş. Ailesi tarafından horlandığı bir yana, çevresi tarafından da itilip
kakılır olmuş.
İşte
bu ortamda bir gün bu çocuğa, yıllar önce kendini ortalıkta bırakıp kaçan
annesi tarafından bir mektup ve birlikte bir paket çıka gelmiş.
Anne
mektubunda, oğlunu çok özlediğini, hiçbir zaman aklından çıkarmadığını, kaderin
kendisini öyle davranmaya ittiğini yazıyormuş.
Anne
mektubunda oğlunu büyük bir insan gibi görüp ona tüm derdini anlatıyormuş.
Çocuğun doğduğu andan itibaren ne denli mantıklı bir çocuk olduğunu anlatırken…
Oğlundan bir çeşit özür diliyormuş.
Gönderdiği
paketin içinden de bir keman çıkmış. Annesi, mektubunda oğlunun iyi bir kemancı
olmasını çok istediğini ve ona ancak bir keman alıp gönderebildiğini yazmış.
Oğluna, bu işi en iyi şekilde başaracağını da anlatmış. Defalarca da buna
inandığını söylemiş.
Çocuk
gerek mektup gerekse keman için çok sevinmiş. Annesi tarafından unutulmamış
olması onu son derece mutlu etmiş.
Bu
arada kemanı da çalmaya başlamış. Kısa zamanda o kadar güzel keman çalmaya
başlamış ki, herkes şaşırıp kalmış. Bu derece kabiliyetsiz, eli bir işe
yakışmayan çocuk, nasıl böylesine ustaca keman çalabilirmiş? Başta baba ve üvey
anne olmak üzere hemen herkes gelen kemanın sihirli olduğuna inanmaya başlamış.
Çocuk
unutulduğunu sanarak okulda ve iş yaşamında bir varlık gösterememiştir.
Unutulmak çok kötü bir şeydir. Bütün kabiliyetleri körletir. Ama neden sonra
çocuk annesi tarafından unutulmadığını, sevildiğini öğrenince var olan
kabiliyetler yeşermiştir«
İki
ayrı bilgeden iki ayrı altın öğüt verir sözler dinledik.
Eğitimin
tüm çocuklar için başarılı olması dileğiyle. »2007«
Orhan
Bahçıvan
[i] Bu yazıyı yazdığım tarih 14 Ekim 2007.
Ardahan basınında yayınlanmış. Yeni bir eğitim yılının başlaması ile ilgili.
Bugüne kadar altı kez yayınlamışım. Bu yedincisi diyelim.
[ii] Dorothy Law Nolte kimdir? Dorothy Nolte, Amerikalı
yazar ve aile danışmanıdır.12 Ocak 1924 tarihinde doğmuştur.6 Kasım 2005’de
hayatını kaybetmiştir. Los Angeles’da, bir elektrikçinin tek çocuğuydu. Dorothy
Nolte’nin iki kız ve iki erkek çocuğu vardı. İki evlilik yapmıştır.
[iii] Rusalka Reh: 1970 Avustralya Melbourne doğumlu,
Almanya'da büyüdü. İyileştirici pedagoji ve sanat terapisi eğitimi aldı. Ayrıca
Köln'deki çocuk yurtlarında çalıştı. 2000 yılından beri yazarlık yapan Rusalka
Reh'in, yetişkinler ve çocuklar için yazdığı kitapların yanı sıra birçok
antoloji ve dergide yazıları yayınlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder